17. YÜZYIL KURAKLIK OLAYLARI

Abone Ol

Osmanlı Devletinde 16. Yüzyıl ve sonrasında görülen bazı kuraklık ve kıtlık olayları şöyle sıralanabilir. 1564 Anadolu’da kıtlık, 1565-67 Osmanlı Buğday ihracatını yasaklamış, 1586 Çorum’da açlıkla karşılaşılmış, 1588 İstanbul’da kıtlık görülmüştür.

1660 İstanbul ve Anadolu’da kıtlık görülmüştür.

1012 [Miladi 1603] tarihinde Doğu Anadolu’da son haddine varmıştı.

Bundan sonraki dönemlerde de Anadolu’da kuraklık ve kıtlık olaylarına rastlanmıştır. Akdeniz Bölgesi’nde 7 kez, Karadeniz Bölgesi’nde de 5 kez, 2 yıl süren kuraklıklar yaşanmıştır. Her iki bölgede de kuraklık olayının görüldüğü yıllar 1676, 1679, 1696, 1715, 1725, 1746, 1757, 1797, 1815, 1887’dir. Akdeniz ve Karadeniz Bölgelerinde on iki kez, en az iki yıl süren kuraklıklar yaşanmıştır.

Yağış azlığı ve beraberinde gelişen kuraklık, kıtlık olaylarının yaşanmasına sebep olmuştur. Bu tür iklim şartlarının etkisi en çok İç Anadolu’da görülmüştür. İç Anadolu’da kuraklık ve kıtlık o kadar etkili olmuştur ki, masallara ve destanlara konu olarak herkesin kuraklık ve kıtlığın ne olduğunu bilir hale gelmesini sağlamıştır.

17. yüzyılda kuraklık yaşanan bölgelerde yaşanan kuraklığın etkisi zaman zaman üç yılı bulmuştur.

Osmanlı Devleti’nde halkın büyük bir kesimi toprağa bağlı olarak geçimini sağlamaktadır. Dolayısıyla kuraklık gibi önemli bir hadisenin devlet ve halk üzerinde doğuracağı sonuçları tahmin etmek zor değildir. Nitekim bu doğrultuda tarımla uğraşan köylü halk kuraklık olaylarının yaşanmadığı ya da daha az yaşandığı bölgelere göç etmek zorunda kalmışlardır. Bunun yanında birçok çiftçinin arazisinin boş kalmasına ve tarımsal faaliyetlerin kesintiye uğramasına sebep olmuştur.