Aydın Son Dakika Haberleri

Aydın’da karpuz üreticisi isyan etti: “Ürettikçe batıyoruz!”

Aydın’ın Koçarlı ilçesine bağlı Cincin Mahallesi’nde karpuz üreticileri bu yılı tarihlerinin en kötü sezonu olarak nitelendirdi. 150 ton karpuz sıcakta tarlada yandı. Üretici artan maliyetler, bilinçsiz ekim, aşırı sıcaklar karşısında adeta kaderine terk edildiğini belirtti. Üretici Serindağ, tarlada yanan karpuzları yere atarak, “Bunlar çöp oldu. Tarlayı 150 ton karpuzlarla birlikte süreceğiz!” dedi.

Abone Ol

Aydın’ın ünü şarkılara konu olmuş, lezzetiyle Türkiye çapında tanınan Cincin Karpuzu bu yıl üreticisini güldürmedi. Aşırı sıcaklar, artan maliyetler ve pazar sorunu, üreticiyi iflasın eşiğine getirdi. Aşırı sıcaklar tarladaki ürünleri kavurdu, artan maliyetler beli büktü, alıcı ise ölü fiyatına aldı. Cincinli üreticiler, bu sezonu ‘tarihin en kötü karpuz yılı’ olarak kayıtlara geçirdi.

“ÜRETİCİ İÇİN EN KÖTÜ YIL OLDU”

25 dönüm alanda Cincin Karpuzu üreten ayrıca üreticiden alarak tüccara karpuz satışı yapan Uysal Serindağ, durumu şöyle anlattı:

“Bu sene üreticiler için en kötü yıl oldu. Her mahsul tarlada kaldı. Karpuz, mısır, domates... Hepsi çöp oldu. Elimizden tutan yok, çiftçi debeleniyor. Ben 40 yıldır karpuz üreticisiyim. Hem üretiyorum hem satıyorum. Ama üretici icar parasını bile çıkaramıyor. Psikolojim bozuldu. Alıcı geliyor, saatlerce pazarlık yapıyoruz. Alıcıların eline düştük, perişanız. Biz yine ortada kalıyoruz.”

“ÜRETTİKÇE BATIYORUZ”

Serindağ, üreticiye destek olunmadığını vurgulayarak, hem yerel yönetime hem merkezi yönetime tepki gösterdi: “Ne ziraat odası, ne tarım müdürlüğü, ne belediye... Biz burada öksüz kaldık. Cincin karpuzu gibi kaliteli ürün üretiyoruz ama gelip bakan yok. Sabah 4’te kalkıyorum, akşam 8’de eve giriyorum. Bu kadar çalışmama rağmen ürettikçe batıyorum. Tohum geçen sene 2 bin 200 TL’ydi, bu yıl 4 bin 500 TL. Gübresi, ilacı, işçi parası derken maliyetler boğuyor. Hasat dönemi başkanlar gelirdi en azından ürünün bir reklamı oluyordu. Bu sene o da olmadı.”

KARPUZLARINI YERE ATARAK TEPKİ GÖSTERDİ

Karpuzların tarlada kaldığını, çöp olduğunu söyleyen Serindağ, “Toplam 25 dönüm alana karpuz ektim, 8 dönümlük alandaki karpuzumu sattım. 17 dönümlük alandaki karpuzum 44-45 derecelik sıcakta yandı. Yani karpuzlar çöp oldu. Şimdi tarlayı karpuzlarla beraber süreceğim. Bir ben değil, köydeki üreticilerin hali hep böyle. Tarlayı karpuzla sürünce asit toprağa geçiyor. O da gelecek sezonki ürünlere zarar verecek” ifadelerini kullandı.

“DOĞAL CİNCİN KARPUZU BÖYLE BİTECEK”

Serindağ, “Kabak aşısı karpuzlar hem lezzetsiz hem piyasayı düşürüyor. Biz karpuzu 7-8 liraya satarken birileri kabak aşısı karpuzları 2,25 liraya veriyorlar. Vatandaş kabak aşısı yiyecek artık. Doğal Cincin karpuzu böyle bitecek.”

“KARPUZDA BİLİNÇSİZ EKİM OLDU”

Serindağ, bu sene çiftçilerin tarlalarına özellikle karpuz ektiğini söyleyerek, “Geçen yıl karpuz para etti, herkes karpuz ekti. Plansız ve bilinçsiz üretim oldu. Pamuk fiyatlarının düşük olması nedeniyle pamuk üreticileri bile karpuz ekti bu sene. Herkes karpuza yüklendi. Su sıkıntısı olacak dendi, herkes kısa sürede yetişen karpuza yöneldi” dedi.

“SULAMA BİRLİĞİ BİZE TEFECİ GİBİ DAVRANIYOR”

Üreticilere yönelik sulama ücretlerindeki uygulamayı da eleştiren Serindağ, “Ben kendi kuyumdan su çekiyorum. Ama Sulama Birliği, kanaldan su veriyormuş gibi 55 dönüm yer için 18 bin lira para istiyor. Ödemeye geciksen günlük faiz koyuyor. Tefecilik yapıyorlar. Ödediğim para haram zıkkım olsun, hakkımı helal etmiyorum” diye konuştu.

Bir diğer üretici Yusuf Uçar da üretim maliyetlerinin altında ezildiğini ve devletin ilgisizliğinden yakındı. Uçar, “12 dönüm karpuz ektim, 60 ton çıktı. Tarlada 2 lira diyorlar. Toplayıcı 60 kuruş, aracı 1 lira alıyor, bana 40 kuruş kalıyor. Tarlanın kirası 100 bin lira. 60-70 bin lira zararım var. Sadece çapalama işçisine 26 bin lira verdim.

“ÇİFTÇİ GÖZ GÖRE GÖRE BATTI”

Devletten destek bekleyen üretici Uçar, “Böyle giderse seneye ekmeyeceğim herhalde. Çiftçi battı. Göz göre göre battık. Mazot 56 lira, gübre 1.400 TL. Enflasyon almış başını gitmiş. Enflasyon üretici üretirse düşer. Devlet istese çözüm bulur ama kimse elini taşın altına koymuyor.”

“BİZ ÜRETMEZSEK BU MİLLET NE YİYECEK?”

Cincin’deki üreticiler, sorunlarını çözmek için artık laftan çok icraat görmek istiyor. Birlik kurulması, üretim planlaması yapılması ve maliyetlerin düşürülmesi taleplerini sıralayan çiftçiler, seslerinin Ankara’dan duyulmasını istedi.

“Biz üretmezsek bu millet ne yiyecek? Çiftçiyi bitirirseniz, yarın sofralara meyve sebze koyamazsınız. Bugün değilse ne zaman bizi duyacaksınız?” diye yetkililere seslendiler.