BERAT KANDİLİ’NİN ÖNEMİ

Abone Ol

Berat Kandili dinimizde kutsal kabul edilen gecelerden üçüncüsüdür. Şaban ayının 14. gününü 15. gününe bağlayan gecesi (23 Şubat’ı 24’e bağlayan gece) Berat gecesidir. Hicri takvime göre; gece gündüzden önce girdiği için 23 Şubat Berat Kandili’nin gecesi, 24 Şubat ise gündüzü sayılır.

Berat (Berâet), Arapçada “temize çıkma” anlamına gelir. İnancımıza göre bu gecenin bereketli ve feyizli bir gece olması sebebiyle Rahmet Gecesi gibi ismi de vardır.

***

Bu geceyi ibadetle geçirmenin pek çok sevabı ve feyzi olduğuna inanıyoruz. Bu konuda Peygamberimiz Hz. Muhammed'in (s.a.v.) bir hadisi vardır:

“Şaban ayının on beşinci gecesi olduğu zaman, gecesinde ibadete kalkın. Ve o gecenin gündüzünde (kandilden sonraki gün) oruç tutunuz. Çünkü o gece güneş batınca Allah-u Teâlâ, o andan fecir oluncaya kadar: “Benden mağfiret dileyen yok mu, onu mağfiret edeyim. Benden rızık isteyen yok mu, onu rızıklandırayım. (Bir belâ ile) müptelâ olan yok mu, ona kurtuluş vereyim” buyurur.

(İbn Mâce)

BERAT GECESİ’NDE NE OLDU?

Duhân suresinde (44/3) Kur’an’ın “mübarek bir gecede” nâzil olduğu ifade ediliyor. İslâm âlimlerinin çoğunluğuna göre burada işaret edilen gece Kadir gecesidir. Çünkü diğer âyetlerde Kur’an’ın ramazan ayında (el-Bakara 2/185) ve Kadir gecesinde (el-Kadr 97/1) indirildiği belirtiliyor. Bu takdirde Kur’an’ın tamamının Berat gecesi levh-i mahfûzdan dünya semasına indiği, Kadir gecesinde de âyetlerin peyderpey inmeye başladığı şeklinde bir yorum ortaya çıkmaktadır. Nitekim bazı müfessirler bu görüşü benimsemişlerdir (bk. Elmalılı, V, 4293-4295).

***

Bu önemli geceyi, namaz, dua ve zikirlerle geçirelim, inşallah. Sağlıkla kalın…