Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası (TCMB) tarafından açıklanan ekim ayı Konut Fiyat Endeksi (KFE) verileri, konut piyasasında sınırlı da olsa devam eden fiyat artışını ortaya koydu. Kalite etkisinden arındırılmış konut fiyat değişimlerini ölçen endeks, bir önceki aya göre yüzde 1,6 artarak 198,8 seviyesine yükseldi. Yıllık bazda ise yüzde 31,6’lık bir artış kaydedildi. Reel olarak bakıldığında bu yükseliş, yüksek enflasyonun etkisiyle yüzde 1’lik bir gerilemeye işaret ediyor. Buna rağmen piyasada bölgesel hareketlilik dikkat çekerken, üç büyük ildeki farklılaşan artış oranları konut talebinin şehirden şehre değiştiğini gösteriyor.
Üç büyük ilde en yüksek artış İstanbul’da
Türkiye genelindeki artış sınırlı bir seyir izlese de İstanbul, ekimde aylık değişimde öne çıkan şehir oldu. KFE, İstanbul’da bir önceki aya göre yüzde 2,7 artış göstererek diğer büyük şehirleri geride bıraktı. Ankara’da yüzde 1’lik, İzmir’de ise yüzde 1,8’lik artış kaydedildi.
Yıllık bazda değerlendirildiğinde tablo biraz daha belirgin hâle geliyor. Endeks, geçen yılın aynı dönemine göre İstanbul’da yüzde 32,4; Ankara’da yüzde 38,4; İzmir’de ise yüzde 30,7 yükseldi. Özellikle Ankara’nın yıllık artışta liderliği alması, talebin iç kesimlerde güçlendiğine işaret ediyor.
Bölgesel farklılıklar belirginleşiyor
TCMB verileri, Türkiye genelinde konut fiyatlarının homojen bir dağılım göstermediğini ortaya koyuyor. İstatistiki Bölge Birimleri Sınıflaması (İBBS) çerçevesinde bakıldığında, ekimde en yüksek yıllık artış yüzde 38,4 ile Ankara bölgesinde görüldü. Türkiye ortalamasının oldukça altında kalan bölgeler de dikkat çekiyor. Aydın, Denizli ve Muğla bölgesindeki yıllık artış yüzde 23,1 ile en düşük seviye olarak kaydedildi.
Bu farklılaşma, yerel talep dinamikleri, yatırım eğilimleri ve bölgesel ekonomik hareketliliğin konut piyasasında ne kadar belirleyici olduğunu bir kez daha gösteriyor. Kimi bölgelerde yatırımlar hızlanırken, bazı bölgelerde fiyatların daha yatay seyretmesi piyasadaki dengelerin yeniden oluştuğunu ortaya koyuyor.
Konut piyasasında 2024 sonuna doğru görünüm
KFE’nin ekim performansı, konut piyasasının yılın son çeyreğine dengeli ancak temkinli bir tabloyla girdiğini gösteriyor. Aylık artış oranlarının düşük seviyelerde kalması, talebin yüksek maliyetler ve finansman koşulları nedeniyle sınırlı hareket ettiğini düşündürüyor. Buna karşın yıllık bazdaki artışların hâlâ güçlü bir görünüm sunması, Türkiye’de konutun yatırım aracı olarak önemini koruduğunu yansıtıyor.
Ekonomistler, yılın geri kalanında fiyat artışlarının bölgesel farklılıklarla devam edeceğini, ancak genel artış hızında bir yavaşlama eğiliminin sürdüğünü belirtiyor.