Pandemi boyunca herkes ama herkes koronavirüsün doğrudan etkileriyle karşılaştı. Ateş, öksürük, nefes darlığı, boğaz kaşıntısı gibi belirtiler ilk akla gelenlerden.
COVID-19'un vücudumuza asıl bıraktığı etkiler gün geçtikçe ortaya çıkıyor. Bunlardan en çok etkilenen organımız ise kalp.
Pandemiden sonra yayımlanan bazı bilgiler bunları da doğrular nitelikteydi.
Örneğin Nature Medicine’da yayımlanan büyük bir çalışma, COVID-19 geçiren bireylerde bir yıl içinde kalp krizi riskinin %63 arttığını ortaya koydu. Yani hastalığı atlatmış olsak bile, virüsün vücudumuza verdiği zarar uzun süre devam edebiliyor. Başka bir kaynağa göre ise; The Lancet’te yayımlanan çalışma, enfeksiyon sonrası özellikle ilk bir ayda kalp krizi ve felç riskinin 3 ila 8 kat arttığını göstermişti. JAMA Cardiology dergisi ise, COVID-19 geçirenlerin yarısından fazlasında kalp kası iltihabı tespit edildiğini bildirilmişti.
Bu bilgilerden yola çıkarsak COVID-19 sadece bir solunum yolu enfeksiyonu değil. Bu durumda hem damarları hem kalp kaslarını hem de genel dolaşım sistemini etkiledi.
Pandemi geçeli çok uzun zaman olmadı ama her anlamda kalp sağlığımızı korumak zorundayız. Etrafımızdaki insanlardan sürekli kalp krizi duyar olduk. Veriler böyle güçlüyken kendimize çok iyi bakmalı, ufak belirtilerde, nefes darlığı olduğunda bile bunu önemsemeliyiz.
Salgın bitti sanıyoruz ama etkileri hala bizlerle...
Sağlıkla kalın...