Yaz sıcakları adeta kentimizi yakıp kavurmaya devam ediyor. Türkiye’nin en sıcak illerinin başında gelen Aydın’da yaz mevsimi adeta kâbus gibi geçiyor. Gölgede 40/43 dereceleri güneş altında ise 50 dereceyi yaşıyoruz. Aşırı sıcak havaya bir de nem eklenince insanların hareket kabiliyetleri kısıtlanıyor. Ayrıca aşırı sıcak havanın verdiği mutsuzluk neticesinde depresif tavırlar da sergilenebiliyor. Bu yıl Mayıs ayında başlayan sıcak hava dalgası bu günlerde adeta zirveyi yaşıyor ilimizde.
***
Aydın’ın merkez ilçesi Efeler’de çarpık kentleşmenin getirdiği binalaşma yüzünden de bu aşırı sıcak hava çok daha fazla etkili oluyor. Kentte dar sokaklar çok fazla ortalama 4 – 7 kat arası olan apartman sayısı çok fazla. Bu sebepten ötürü hava sirkülâsyonu yeterli olmadığı için sıcak hava adeta her yere hapsoluyor. Ara sıra çıkan sert rüzgârlar bile serinlik getiremiyor, sıcak hava yüzünüze tokat gibi çarpıyor.
***
Uzmanlar sıklıkla uyarıda bulunarak sıcak havalarda gerekmedikçe dışarıya çıkılmaması eğer mecburen çıkılacaksa da erken saatlerde ve akşamüzeri çıkılması tavsiyesinde bulunuyor. Ayrıca yaşlıların, kronik hastalığı olanların, çocukların ve hamilelerin aşırı sıcak havalarda dışarıya çıkmamaları konusunda uyarılar yapılıyor.
***
Sıcak havalar isteksizlik, aşırı yorgunluk hissi, tahammülsüzlük veya çabuk öfkelenme gibi problemlere neden olabiliyor. Günlük işlerimize etkisinin yanında sıcaklar ve nem insanların uyku kalitesini ve süresini olumsuz etkiliyor. Aşırı sıcakların etkisiyle uykusuzluk, kişinin gün içerisindeki işlerde de veriminin düşmesine ve dikkat sorunları yaşamasına sebep oluyor. Kişi günlük yaşamında uykusuzluğun etkisiyle dünün yorgunluğunu ertesi güne taşıyor ve daha sabırsız, daha isteksiz oluyor. Bu yalnızca kendimizle değil çevremizle ilişkimizi de etkileyen, sosyal yaşamımızdaki ilişkilerimize de yansıyan bir sorun.