TARIM NEDEN ÜVEY EVLAT?

Abone Ol

Daha önce yayınladığımız bir yazıda tarımın son halini ortaya koymak için son yılda GSMS açısından geldiği durumu rakamlarla ortaya koymuştuk. Bu tabloyu bir daha görelim:

Yıl % (GSMH’ den Tarımın Aldığı Pay)
1980: %26,1
1990: %17,5
2000: %14
2004: 11,2
2005: 10,1
2006: 8,0
2007: 7,4
2008: 7,4
2009: 8,1
2010: 8,2
2011: 7,3
2017: 6
2018: 5,8
2019: 6,4
2020: 6,7
2021: 6,3
2022: 6,3

Bunun ana nedenlerinin başında 1980’li yıllarda neo – liberal politikaların uygulanması ve yaygınlaşmasıdır.

Genel olarak; kamu kaynaklarının özelleştirilmesi, rekabeti azaltıcı bir etken olarak ele alınan sosyal devlet desteklerinin azaltılması, bu sürecin temel unsurları olarak ortaya çıkmıştır.

24 Ocak 1980 programının yürürlüğe girmesiyle hükümetlerin tarım politikalarında birçok değişiklik ortaya çıkmıştır. Fakat bu uygulamalar üretici lehine değil pazarlamacılar başta olmak üzere tarımın sırtından para kazanan kesimlerin refahına yönelik olmuştur.

Bu dönemde, tarımın korunma ve gelişmesine katkı sağlayan “koruyucu ve düzenleyici” devlet tavrı değişmiş, tarım üretiminde piyasa koşullarına tabi olunmasını sağlayacak bir politika değişikliği ortaya konulmuştur.

Dış ve iç ticaret korumacılığı azalmış, tarımsal desteklemeler kaldırılmış, ürün taban fiyat desteği neredeyse iptal edilmiştir.

Bu dönemde, tarım piyasalarını düzenleyici kamu kurumları (KİT) ler, dönemin sonuna doğru daha önce sahip oldukları avantajları yitirmiştir.

KİT’lerin piyasayı dengeleme güçleri yok edildikten sonra birçok kamu kurumunun özelleştirilmesi gündeme gelmiş, bazılarının sahip oldukları tekel gücüne son verilmiştir.

Öte yandan, yabancı sermayeye kapalı olan tohum, iç ve dış sermayeye tamamıyla açılmış ve kamunun buradaki işlevine son verilmiştir. Sonuç olarak pek çok tarımsal araştırma enstitüsü, yem, şeker vb. tarıma dayalı endüstriler özelleştirilerek girdi maliyetlerinin aşırı yükselmesi sağlanmıştır.

Peki bunca kötülük Türk çiftçisine niçin reva görülmüştür?