TARIMSAL EĞİTİM

Abone Ol

Türk tarımında tarımsal eğitimi iki açıdan ele almak gerekir.

Birincisi tarımın teknik elemanlarının eğitimi.Tarım sektöründe mesleki ziraat fakültelerinde başlar, Meslek yüksek okulları ve meslek liselerinde yetişen konu bazlı teknisyen ve teknikerle devam eder.Bu kadro daha sonra Türk çiftçisini eğiteceklerdir.Eğitimin başarılı olması için ziraat mühendisleri ve ziraat teknisyenlerinin bilgi güncellemelerinin sürekli olması gerekir.Ayrıca günübirlik saha çalışmalarının önü açılmalı,bilgisayar başından kaldırılarak arazide çalışmaları mevzuatla düzenenmelidir.

Bilgisayarla düzenlenen evrak işleri düz memurlara bırakılmalıdır.

Tarım sektöründe eğitim seviyesi, üreticinin yerleşim yerlerinin konumu ve örgün eğitime ulaşmasında yaşadığı finansal zorluklar nedeniyle çok düşüktür. Gelirleri ise diğer sektörlere kıyasla daha düşük olduğundan tarımla ilgili eğitimlerini alamamakta, tarımı oluşturan tecrübe/bilgi ikilemesinden bilgiye yulaşamamakta,ulaşsa da yeterince anlayıp uygulama imkanı bulamamaktadır.

Gelişen teknolojinin tarımla entegre olması, üreticinin tarımsal teknolojiye zamanında ve uygun şartlarda sahip olması ve tarımsal üretimde uygulama yapabilmesi için mesleğini sürdürebilen üretici sınıfının varlığına ihtiyaç vardır.

Üreticilerin ve ailesine mensup genç kuşaklarının eğitim seviyesinin olabildiği kadar yükseltilmesi gerekmektedir.

Günümüzde makineli tarıma ve üretimde otomasyona geçiş ve ileri tarım tekniklerine yer verilmesi bu alanda üretim verimliliği kadar üst düzey bir eğitimin ne kadar önemli olduğunun bir göstergesidir.

Sadece eğitimin kalite şartı yanında eğitim imkanları için yeni projeler hazırlanırken üreticinin bu açıdan da finansman açısından desteklenmesi için orta vadeli planlamalar yapılmalıdır.

Bunun için örnekler aramaya gerek yoktur. Gelişmiş ülke örneklerinde tarımla uğraşan kişilerin en az lise ve lisans düzeyinde eğitime sahip olmaları bu alandaki başarılarının sebeplerinden biridir.

Çiftçi ailelerinin çocuklarının aile mesleklerini sürdürebilmeleri için ilk şart ailelerinin geçimlerini tarımdan temin ettiklerini somut olarak görmeleri ile mümkündür.

İkinci şart ise yönetici ve politikacıların en az maden ve enerji sektörünü sevdikleri kadar tarımı sevmeleri ve tarım sektörünü öncelemeleri gereklidir.

Çünkü açlık millet, vatan bütünlüğü ve bağımsızlık için en büyük tehlikedir.