TARIMSAL SULAMA SULARINDA KİRLİLİK VE SU KALİTESİ YÖNETİMİ

Abone Ol

İçme,sanayi,tarımsal sulama ve kullanma sularından hangi sınıfa girerse girsin tüm su sınıflarının öncelikle temiz ve kaliteli olmaları gerekmektedir.

Önce tarımsal sulama sularının kirlenme tablosunu ele alalım.Mevcut barajlarda gelen tarımsal sulama suları temizdir.Birincisi Büyük Menderes’i kirleten unsurlar Denizli il merkezinin evsel ve sanayi atıklarıdır ki arıtma gösterişte kalmaktadır.Ve bu nedenden dolayı Büyük Menderes suları 5-6. Sınıf kategorisinde olup tarımsal sulamaya uygun olmadığı halde üreticiler tarafından sulamada zorunlu olarak kullanılmaktadır.

İkincisi ise jeotermal akışkanlardır.Her ne kadar jeotermal imtiyaz sahibi şirket yetkilileri itiraz etseler de denetlemnin açığından yararlanarak mesai saatleri dışında üretim kuyularından Büyük Mendres’e akışkan deşarj edilmektedir.

Ege’de bulunan iki önemli akarsudan Büyük Menderes ve Gediz bu sorunlarla akıp gitmektedir.Sular mevsimlik debilere bağlı olarak su miktarlarını taşırken ,tarımsal sulama suyu olarak kullanıldığında tarla ve bahçelere bitki ve insan sağlığına zararlı kimyasallar taşımaktadır.Büyük Menderes çeşitli kıstaslar açısından ele alındığında 4,5,6. Sınıf su durumundadır.

Tarımsal sulama sularının kirlilik ve kalite bakımından da yönetilmesi insan sağlığını doğrudan etkilediği için son derece önemlidir.

Bu bakımdan alınması gerekli tedbirler:

Öncelikli hedeflerden birisi “- Su Kalitesi Yönetimi ve Su Kirliliği Kontrolü konularında yetki karmaşasının giderilmesi ve mevzuatların geliştirilmesi,olmalıdır.Bunun için de,

Yeterli ve nitelikli izleme veri ağının oluşturulması.

Suyun miktar ve kalite yönünden -izlenmesine ilişkin mevcut laboratuvar ve uzman personel altyapısının iyileştirilmesi.

Alıcı ortam bazlı deşarj standartlarının belirlenmesi ve ihtiyaç doğrultusunda mevzuatın güncellenmesi.

Sulama suyu kalitesine ilişkin mevzuatın yeni baştan yayınlanması.

Tarımsal kaynaklı su kirliliğini (pestisit, besin maddesi, vb) önlemeye yönelik tedbirlerin yaygınlaştırılması ve kırsalda yaşam kalitesini artırmaya, kırsalı korunan, yaşanan ve üreten alanlar haline getirmeye yönelik çevresel destek ve teşviklerin artırılması, yeraltı sularının, pestisit kaynaklı kirliliğin izlenmesi ve yürütülen çalışmaların geliştirilmesi.

Zirai ilaç sisteminin etkin bir şekilde denetlenmesi.

Diğer bir hedef ise “Türkiye’de Sulanan Bitkilerin Bitki Su Tüketimi Rehber’inin İklim Değişikliği Projeksiyonlarına Göre Güncellenmesi”,olmalıdır.

“İklim değişikliğine bağlı değişen su potansiyelimizin tarımsal sulama açısından risk yönetiminin hazırlanması.

Ülkemiz özelinde belirlenmiş olan iklim projeksiyonları rehberdeki sonuçlara eklenerek tüm iklim kuşaklarımızda ve sulanan bitkilerimizde risk analizinin belirlenmesi.