TÜRK TARIMININ KÜÇÜLMESİ (GERİLEMESİ)NİN SONUÇLARI-1

Abone Ol

Dünkü yazımızda 2025 yılının son üç aylık döneminde tüm diğer sektörler ortalama olarak % 7,5 büyürken Tarım sektörünün % 12,7 küçüldüğünü TÜİK verisi olarak izah etmiştik.

Bu sonun artık tarımın ihmal noktası ötesinde “yok edilmesi” anlamına geldiğini söylemek yanlış olmasa gerektir.

Bu küçülme sürecinin ne kadar bir süre ve hangi oranlarda devam edip hangi noktalara ulaşacağını tahmin etmek oldukça zor. Ancak sonuçlarını neler olacağını tahmin etmek zor değil.

Tarımın küçülmesinin olası dan öte ortaya çıkacak sonuçları şunlar olacaktır:

Tarım sektörüne yönelik yapılan yatırımlar, özel ve kamu sabit sermaye yatırımları şeklinde gerçekleşmekte ve çeşitlenmektedir. Özel sektör tarafından bu yatırımların ekonomi üzerine olan etkileri tarımsal yatırım firmaları tarafından da bilinmektedir. Küçülme sürdükçe tarım sektörüne yapılan yatırımlar hem tarımsal üretimin azalmasını ortaya çıkaracak hem de tarımsal küçülmede bir artış meydana getirecektir.

Kamu sektörü yatırımlarına gelince, kamu sektörü sabit sermaye yatırımları 2003, 2010, 2014, 2019 ve 2020 yılları hariç sürekli artış eğilimindedir. Bu alanda en büyük düşüş ise %53,4 ile 2019 yılında yaşanmıştır.

GSYİH açısından ele aldığımızda tarım sektörünün GSYİH içindeki payı yıllar itibariyle azalsa da tarım sektörü Türkiye ekonomisi için hâlâ önemini korumaktadır. Yıllar itibariyle tarımsal GSYİH değerleri sürekli artış eğilimindedir. Bu artış eğilimine karşılık, tarım sektörünün GSYİH içindeki payında sürekli bir azalma görülmektedir. 2000 yılında tarım sektörünün GSYİH’deki payı %10,1’den 2022 yılında % 6,5’e kadar düşmüştür. Şu andaki 12,7 ve devamında gelecek küçülme rakamları Türk ekonomisinin makro dengeleri üzerinde olumsuz sonuçlar yaratacaktır.

Tarımsal İstihdam: Tüm dünyada tarımda yaşanan makineleşme ve sanayiyle birlikte tarımsal istihdamdaki azalma gecikmeli de olsa, Türkiye’de de görülmektedir. Ancak diğer ülkelerde görülmeyen, genç nüfusun tarımdan ayrılması, iç göç, tarımsal borçların birikmesi, tarımın ve gıda üretiminin sürdürülebilir olmaktan çıkması aynı zamanda tüketicinin sağlıklı ve uygun fiyatlı gıdaya ulaşımını zorlaştırırken bu % 12,7’lik küçülme beraberinde arz noksanlığı ile beraber gıda ve tarım ürünleri üretici fiyatlarına yansıyacaktır.

Bu sonuçlar ekili/dikili tarım arazlerinde azalma yanında hayvancılık potansiyelinin gerilemesine ve tarımda istihdama doğrudan negatif etki yapacaktır.

Buna ek olarak İşlenen tarım alanlarının azalması ve tarımda teknoloji kullanımının artmasının sonuçlarından birisi de gene tarımda istihdamda azalma ve gerilemeye yol açacaktır.

Türkiye’de tarım sektörünün beslenmeye, nüfusa, istihdama, tüketime, sanayiye, ödemeler dengesine, milli gelire, ekolojik dengeye ve biyolojik çeşitliliğe olan katkıları dikkate alındığında göz ardı edilmesi mümkün olmayan bir sektördür. Kısacası tarım makro ekonomiden çevre sorunlarına kadar her konuyla yakından ve doğrudan ilgilidir. Mevcut tarım sektöründeki % 12,7 oranındaki küçülme tarımın bu alanlardaki olumlu etkisini azaltacaktır.