Metro tünellerinin sığınak kapasitesi gün yüzüne çıktı

Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Abdulkadir Uraloğlu’nun açıkladığı yeni veriler, Türkiye’nin ulaştırma altyapısının yalnızca ulaşım aracı olmadığını, aynı zamanda güçlü birer sığınak ağına dönüştürülebileceğini ortaya koyuyor. Bakan Uraloğlu, özellikle büyükşehirlerdeki metro hatlarının olağanüstü durumlarda milyonlarca kişiye güvenli barınma alanı sunabileceğini belirtiyor. Türkiye genelinde 687 kilometreyi bulan metro tünellerinin, yaklaşık 1 milyon 374 bin kişiye acil barınma imkânı sağlayabilecek kapasitede olduğu ifade ediliyor. Bu rakam, yalnızca ulaşımı değil, kriz anlarında hayat kurtaracak bir altyapıyı işaret ediyor. İstanbul’un 500 kilometreyi aşan metro tünelleri de bu sistemin en güçlü parçalarından biri olarak öne çıkıyor.

Güncellenen Sığınak Yönetmeliği ve yeni güvenlik yaklaşımı

Güncellenen Sığınak Yönetmeliği, ulaştırma ve haberleşme ağlarının stratejik önemini yeniden gündeme taşıdı. Bakan Uraloğlu’nun açıklamalarına göre bu altyapılar, sadece yolcu taşımakla veya iletişim sağlamakla sınırlı değil; kriz ve afet senaryolarında kritik bir koruma katmanı oluşturuyor. Metro tünellerinin geniş iç hacmi, dayanıklı yapısı ve yer altındaki konumu, onları doğal afetlerden saldırı risklerine kadar pek çok durumda ideal bir sığınak haline getiriyor. Özellikle büyük kentlerde yoğun nüfusu hızlıca güvenli alanlara yönlendirmek için bu tünellerin kullanılması, yönetmelik revizyonuyla birlikte daha sistematik hale gelecek. Yeni projelerde de tünellerin sığınak fonksiyonuna sahip olacak şekilde planlanması hedefleniyor.

Ehliyeti Olanlar İçin Güzel Haber: Yıllar Sonra Sistem Değişecek
Ehliyeti Olanlar İçin Güzel Haber: Yıllar Sonra Sistem Değişecek
İçeriği Görüntüle

Demir yolu tünellerinin kapasitesi: Tanktan F-16’ya kadar geniş hacim

Bakan Uraloğlu, açıklamalarında demir yolu tünellerinin kapasitesine de özel bir vurgu yaptı. Çift hatlı tünellerin 12,5 metre genişliğe ve 8 metre yüksekliğe sahip olması, bu alanların olağanüstü durumlarda çok amaçlı kullanılabileceğini gösteriyor. Tüneller, iki M60 tankın yan yana geçebileceği kadar geniş; hatta bir F-16 savaş uçağının dahi sığabileceği iç hacme sahip. Bu teknik detaylar, demir yolu tünellerinin sadece lojistik ve taşımacılık değil, gerektiğinde tahliye, barınma ve sığınma alanı olarak da kritik rol üstlenebileceğini ortaya koyuyor. Türkiye’nin demir yolu altyapısının bu tür özelliklerle güçlendirilmesi, ulusal acil durum planlarına önemli bir katkı sağlıyor.

TÜRKSAT altyapısıyla kesintisiz devlet yayınları ve dijital güvenlik

Olağanüstü durumlarda yalnızca fiziki barınma alanları değil, iletişim ve bilgi güvenliği de hayati önem taşıyor. Bu kapsamda Uraloğlu, TÜRKSAT’ın Kahramankazan’daki Uydu Yer Sistemleri Yedeklik Merkezi’nin devlet yayınlarının kesintisiz sürdürülmesini garanti altına aldığını belirtti. TRT’nin yayın akışının gerektiğinde TÜRKSAT’a devredilerek kesintisiz şekilde sürdürülebilmesi, kriz senaryolarında bilgi akışının sağlanması açısından kritik. Öte yandan Gölbaşı’na kurulacak yeni veri merkezi, Türkiye’nin dijital verileri için “stratejik sığınak” olarak tanımlanıyor. E-Devlet başta olmak üzere tüm dijital devlet hizmetlerinin kesinti yaşamadan devam etmesi için yedekli enerji ve iletişim altyapısına sahip bu merkez, ülkenin siber dayanıklılığını da artıracak.

Kaynak: AA