Türkiye'nin en önemli tarımsal ihraç ürünlerinden olan ve "sarı altın" olarak nitelendirilen kuru incirde, dünyanın en büyük üreticisi konumundaki Aydın'da hasat sezonu başladı. Büyük Menderes havzasının bereketli topraklarında, özellikle Germencik, İncirliova ve Nazilli gibi ilçelerde, on binlerce üretici için yılın en kritik ve en meşakkatli dönemi olan "incir mesaisi", ağustos ayının kavurucu sıcakları altında start aldı.
Bu yılki hasat, bir yandan yüksek kalitede ürün beklentisi yaratırken, diğer yandan rekor seviyedeki hava sıcaklıkları ve artan girdi maliyetlerinin gölgesinde ilerliyor. Üreticiler, işçilik, sulama ve lojistik gibi temel maliyetlerdeki artışın, ürün fiyatlarına nasıl yansıyacağı konusunda belirsizlik yaşarken, dünya kuru incir piyasasının gözü kulağı da Aydın ovasından gelecek rekolte ve fiyat haberlerine çevrilmiş durumda.

Ağustos Güneşi Altında Zorlu Hasat: 'Her Tane Elden Geçiyor'
Aydın'ın dünyaca ünlü "sarı lop" incirinin kalitesi, tamamen geleneksel ve yoğun emek gerektiren hasat ve kurutma yöntemlerine dayanıyor. Diğer birçok meyvenin aksine, kaliteli kuru incir ağaçtan toplanmıyor. Meyvenin, dalında kendi kendine olgunlaşması, balını yapması ve yere düşmesi bekleniyor. Bu sürece "ilekleme" adı verilen ve erkek incir ağaçlarından alınan polenlerin dişi ağaçlara taşınmasını sağlayan arıcıkların faaliyetleri de büyük rol oynuyor.
Ağustos ayının en sıcak günlerinde, sabahın erken saatlerinden itibaren tarlalara giren tarım işçileri, yere düşen bu incirleri tek tek elle topluyor. Toplanan incirler, ardından "kerevet" adı verilen özel ahşap veya hasır sergiler üzerine yine tek tek dizilerek güneşin altında kurumaya bırakılıyor. Birkaç gün süren bu kurutma işlemi, incirin nem oranını ve rengini ideal seviyeye getirmek için büyük bir ustalık ve dikkat gerektiriyor. Bu süreçlerin tamamının insan emeğine dayalı olması, hasat dönemindeki işçilik maliyetlerini en önemli gider kalemi haline getiriyor.

Rekolte Beklentisi ve Fiyat Belirsizliği: 'Kalite Yüksek Ama Girdi Maliyetleri Ezdi'
Bölgedeki ziraat odaları ve tarım uzmanları, bu yıl yaz aylarının kurak ve sıcak geçmesinin, incirin şeker oranını ve dolayısıyla kalitesini olumlu yönde etkileyeceği yönünde bir beklenti olduğunu belirtiyor. Kaliteli ürün, ihracat pazarlarında daha yüksek fiyat anlamına geliyor. Ancak üreticiler, artan mazot, gübre, ilaç ve özellikle işçilik yevmiyeleri nedeniyle kar marjlarının her geçen yıl eridiğinden şikayetçi.
Sezonun ilk ürünlerinin toplanmasıyla birlikte, Tariş İncir Birliği gibi kooperatiflerin ve büyük ihracatçı firmaların önümüzdeki günlerde açıklayacağı avans fiyatları, tüm üreticiler tarafından yakından takip ediliyor. Açıklanacak fiyatların, artan maliyetleri karşılayıp karşılamayacağı ve üreticinin bir yıllık emeğinin karşılığını alıp alamayacağı, Aydın ekonomisinin en önemli gündem maddesini oluşturuyor.




