Türkiye ekonomisinde son aylarda uygulanan sıkı para ve maliye politikalarının etkileri kasım verileriyle birlikte daha net ortaya çıkmış durumda. Aylık enflasyon, yüzde 2,04 ile son 2,5 yılın en düşük seviyesine inerken; yıllık enflasyon yüzde 31,07’ye gerileyerek son 4 yılın dip noktasını gördü. Ekim 2022’de yüzde 85,51 ile zirve yapan enflasyonun kademeli bir düşüş eğilimine girmesi, ekonomi yönetiminin 2026 için öngördüğü tek haneli enflasyon hedefine yönelik ilerlemeyi destekliyor. Özellikle gıda, temel mallar, hizmet, kira ve eğitim başlıklarında görülen belirgin düşüş, fiyat istikrarı adına olumlu bir tablo ortaya koyuyor. Bu gelişmelerin ardından kamuoyunun odağı hızla asgari ücrette yapılacak yeni düzenlemeye çevrildi.
Kira enflasyonunda 42 ayın en düşük seviyesi
Kasım verilerinde dikkat çeken başlıklardan biri kira enflasyonundaki belirgin gerileme oldu. Son 42 ayın en düşük seviyesine inen kira artışları, özellikle konut arzını artıran projelerin etkisinin görülmeye başladığına işaret ediyor. Deprem bölgesinde devam eden konut teslimleri ve sosyal konut projeleriyle birlikte piyasanın daha da dengelenmesi, kira enflasyonundaki düşüş eğilimini desteklemesi bekleniyor. Fiyatların belirgin biçimde gerilemesi, 2024 boyunca enflasyonu en çok zorlayan kalemlerden biri olan kira tarafında önemli bir rahatlama sağlıyor. Ekonomistler, konut arzının genişlemeye devam etmesinin fiyat istikrarı adına kritik bir rol oynayacağını belirtiyor.
Ücret artışları enflasyon üzerinde güçlü etkiye sahip
Enflasyondaki düşüşle birlikte gözler doğal olarak asgari ücret düzenlemesine çevrildi. İstanbul Üniversitesi İktisat Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Sefer Şener, ücret artışlarının maliyet kanalıyla enflasyon üzerindeki etkisinin yüksek olduğuna dikkat çekti. Şener’e göre ücretlerde yapılacak her yüzde 10’luk artış, enflasyona 1 ila 1,5 puan arasında doğrudan yansıyor. Dolaylı etkilerin ise çok daha yüksek olduğunun altını çizen Şener, dezenflasyon sürecinin kararlılıkla sürdürülmesi gerektiğini vurguluyor. Bu nedenle yeni asgari ücret düzenlemesinin ekonomik programla uyumlu şekilde belirlenmesi gerektiği ifade ediliyor.
Beklentiler: 2026 enflasyon hedefiyle uyumlu asgari ücret artışı
Prof. Dr. Sefer Şener, 2025 yılında asgari ücretin yılın tamamını kapsayacak biçimde, beklenen enflasyon hedefi doğrultusunda artırıldığını hatırlatarak 2026 için benzer bir modelin olası olduğunu belirtti. Merkez Bankası’nın 2026 yılı beklentisi yüzde 16 seviyesinde. Bu çerçevede yeni asgari ücretin de benzer doğrultuda belirlenmesi bekleniyor. Şener, ücret artışlarının dezenflasyon sürecini olumsuz etkilememesi için fahiş fiyat artışlarına karşı denetim ve piyasa düzenlemelerinin artırılmasının önemine dikkat çekiyor. Ekonomi çevreleri ise ücret belirleme sürecinin Aralık ayı içinde netleşmesini bekliyor.