Toptancı halleri toptan ve perakende satışlarını diledikleri şartlarda ve fiyatlarda yapabilmektedirler.

26.03.2010 tarihinde Resmi gazetede yayınlanan 5957 sayılı Kanunun düzenlenme amaçlarından birisi

tüketicilerin daha ucuza mal temin edebilmelerini sağlamaktır.

Ancak bu dilek ve temenninin gerçekleşmesi üretici ile tüketici arasındaki sayıları on beş kadar olan aracı aktörlerin denetlenmesinden geçmektedir.Ne yazık ki bu aracıların önemli bir bölümü maliye kayıtları olmayan,olsa da hiç vergi ödemeyen veya en vergi ödeyen,kısacası haksız kazanç sektörleri gruplarından oluşmaktadır.

• Aynı yasada “Semt pazarları modern bir yapıya kavuşturularak, tüketicilere daha düzenli ve hijyenik bir ortamda alış veriş imkanı sunulacaktır. Kanunda, malların tüketiciyle buluştuğu son noktalardan biri olan ve ülkemiz insanının alışveriş alışkanlıkları arasında önemli bir yer tutan semt ve üretici pazarları da düzenlenmektedir. Bu düzenlemeler içinde, pazar yerlerinin kuruluş ve işleyişi, pazarcıların uymak zorunda olduğu kurallar, bu kurallara uymayanlara uygulanacak cezalar, belediyelerin sorumlulukları yer almaktadır.

Düzenli ve halkın ihtiyaçlarını modern esaslar doğrultusunda karşılayacak pazaryerlerinin inşası ve faaliyet belediye başkanlarının kabiliyetine kalmaktadır.

Pazar esnafının da birer ayrı seçmen olduğu ve çoğunluğunun pazaryerinin kurulduğu şehir veya belde halkından meydana gelmiş seçmenlerden olduğu düşünülürse zabıta denetlemelerinin her belediyede ayrı bir standart dahilinde yapıldığı görülecektir.

• Gene yasada “Ürünlere künye uygulaması getirilecektir. 5957 sayılı Kanunun 2.maddesi g fıkrasında künye; malların üretim yerini, cinsini, miktarını, hangi üretici ve işletmeye ait olduğunu, varsa sertifika bilgilerini ve Bakanlık ile Tarım ve Köyişleri Bakanlığınca uygun görülecek diğer hususları ihtiva eden barkodlu etiketi veya bu bilgileri içeren belge olarak tanımlanmıştır. Satıcılar, satışa sunulan malların izlenebilirliğine yönelik bilgileri içeren ve ilgili kurumlarca belirlenecek teknik özelliklere sahip künyeleri, malların kap veya ambalajlarında bulundurmakla yükümlü olacaktır”. Şeklinde şart altına alınmış olsa da bu alanda tüketici hakları yeterince korunmamaktadır.

Yürürlükteki yasa ile tüketiciler tükettikleri ürünün nerede ve kimin tarafından üretildiğini bilme imkânına kavuşup, malların gıda güvenilirliğine yönelik daha etkin bir takip mekanizması oluşturulması beklenirken tüketici açısından bu faaliyetlerin karşılığı denetlemeler yapılamamıştır.

. • Malların kaliteli ve standartlara uygun olarak ticareti yapılamamış, ürün kayıpları giderilememiştir.

Taslaktaki yeni yasadan tüketicilerin bu beklentilerinin karşılanmasını beklerken hiç de ümitli olmadığımızı belirtelim.