Türkiye’de organik gıda üretimine yönelik “organik” tarım uygulamaları 1980’li yılların ortasında Avrupalı ithalatçıların talepleri doğrultusunda Ege Bölgesi’nde başlamış, daha sonra diğer illere yayılmıştır.

İyi tarım uygulamaları, 2000'li yılların sonuna doğru hayata geçirilen sürdürülebilir tarım sistemlerinden biridir. İyi tarım uygulamalarına ilişkin yasal düzenlemeler, ilk defa 08.09.2004’de yayınlanan “İyi Tarım Uygulamalarına İlişkin Yönetmelik” le başlamıştır.

2015 yılı rakamlarına göre organik tarım yapan üretici sayısı 68 878’e organik tarım yapılan arazi ise 5 237 780 dekara; iyi tarım yapan üretici sayısı 55 609’a organik tarım yapılan arazi ise 4 741 0 75 dekara ulaşmıştır.

2022 yılında organik tarımda çiftçi sayısı 44.927’ye, alan miktarı ise toplam üretim alanı 3 158 400 dekara gerilemiştir.

Organik tarımın üretici ve alan bazında gerilemesinin ana nedenlerinden birisi destekleme miktarlarının birim başı düşmesidir. Bunun yanında,

·Organik üretimde kullanılacak olan girdilerin kıt olması nedeniyle fiyatlarının pahalı olması,

·Organik üretim yapılan sektördeki altyapı eksiklikleri,

·Organik ürün ve üretimin farkında olunmaması sebebiyle organik ürün iç pazar talebinin az olması,

· İç pazar talebinin yetersiz olması nedeniyle ihracat yapamayan üreticilerin zor durumda kalması ve ürünlerini konvansiyonel ürünlerle aynı fiyatlardan satmak zorunda kalmaları,

·Organik üretimin yaklaşık %95’inin ihracata yönelik olması dolayısıyla yurt içinde sağlıklı ürün kullanımının yaygınlaştırılamaması,

·Üretici bilinçlendirme çalışmalarının ve bu konuda yetiştirilmiş teknik elemanların yetersizliği,

·Organik üretim sertifikasyon ve denetim hizmetlerinin yüksek maliyetli olması, üreticinin organik üretime ilgisini azaltmıştır.