2024 yılı pazarlama sorunları içerisinde “organik ürün ve gıda” pazarlaması ayrı bir orun konusu olarak karşımızda durmaktadır.
Sorunun birinci ayağı konvansiyonel tarımdaki üretim miktar ve kalitesi ile organik üretim miktar ve kalitesinden kaynaklanan sorunlardır.
İkinci ayak ise gerçek organik üretim ile sahte organik üretimin ayırt edilmesi konusunda piyasa ve satış düzeni.
Son yıllarda alternatif tarım sistemi arayışları, ekolojik dengeye duyarlı bir üretimi benimseyen organik tarım uygulamalarına doğru bir yönelim doğurmuştur.
Özellikle tüketicilerin Covid-19 salgınıyla beraber gıda tüketiminde seçici olmaları sonucu organik tarım sisteminin gelecek vadeden bir çıkış yolu olduğu fark edilince tüm dünyada olduğu gibi ülkemizde de bu sisteme ilişkin eğilim oluşmaya başlamıştır.
Bu gelişmeler sonucunda tüketici tarafında organik ürün talebi artmış ve özellikle gelişmekte olan ülkeler için yeni pazar olanakları ortaya çıkmıştır.
Ancak söz konusu ürünlerin üretim maliyetlerinin fazla olması ve üretim sürecinin uzun sürmesi dolayısı ile konvansiyonel tarım ürünlerinden daha pahalı fiyatlarla satılması, organik ürün ticaretinin yaygınlaşmasındaki en önemli engel haline gelmiştir. Ancak bu noktada üreticinin pahalı satılan bu ürünlerden yeterince pay alamaması, organik ürün ticareti kârının aracı ve perakendecilerde kalması üretici emeğinin boşa çıkmasına yol açmıştır.
Organik üretim yapan üretici şu sorunlarla karşı karşıya kalmaktadır:
·Üretilen organik ürünlerin yurtiçi piyasada pazarlanmasında tüketicilerde organik tarım bilincinin yeterince yaygınlaşmaması dolayısı ile pazarlama miktarında güçlüklerle karşılaşılması.
· Organik ürünlerin tanıtım ve ortak bilinç oluşturma noktasında gerek gönüllü gerekse yetişmiş uzman elemanların olmaması.
·Küçük parçalı tarım arazilerinin çokluğu dolayısıyla yakın arazilerde yapılan konvansiyonel tarım uygulamalarının ve çevre kirliliği unsurlarının yol açtığı zararların organik tarım yapılabilecek yerleri ve üretimi ve üretim kalitesini olumsuz etkilemesi.