Bu yıl, Türkiye tarihinin en anlamlı 100. Yılı.
2019 yılı , 1919 yılının 100. Yıldönümü.
Ülkemizin işgal yıllarının acı günlerinin başladığı 1919 yılında , her şeyin bittiği o ümitsiz yıllarda , doğan bir güneş gibi ülkemizin sabahını aydınlatmıştı.
Adeta bitti denilen 1919 ‘ da , mevkii, makam ve koltuğunu terk eden mavi gözlü dev, bandırma vapuru ile Samsun’a geçerek , yeniden doğuşun, bir kıvılcım’ını tutuşturmuştu.
Bugün sahip olduğumuz değerlerin ve medeniyetin ateşi işte 100 yıl önceki bu kıvılcımın inancıydı.
Her yerde 100. Yıl törenleri ile şanlı kurtuluşumuzu anıyoruz.
Bazıları ise bu zaferdeki Atatürk adını itibarsızlaştırmak , görmemek ve göstermemek adına küçük düşürmek ve hatta hakarete varan dil uzatmalara cesaret edebiliyor.
Oysa 29 Mayıs ‘ ta Aydın da , binlerce kişiye verilen iftar yemeği ile kutlanan İstanbul’un Fatih Sultan Mehmet Han tarafından 1453 yılındaki fethinin 566. Yılında törenlerinde , Osmanlı ordusunun başkomutanı Fatih her karede ve görüntülerde yer alırken ,1919 yılında aynı konumdaki başkomutan Mustafa Kemal Atatürk ‘ü anmamak , adını söylemekten ısrarla kaçınmak hem çok manidar, hem de ahde vefasızlıktır. Aydın daki fetih törenlerinde Aydın Valisi Yavuz Selim Köşger ‘in , bu ülkeye hizmeti geçenler arasında Atatürk’ün adını da yer vermesi büyük alkış topladı.
İnancımız gereği, her fani, ölümlüdür. Ölenin ardından dünyevi yaşamı , kendisini başlar. Eleştirmek biz , diğer fanilerin, işi ve görevi değildir.Tek ölçümüz insanların yaşarken yaptıkları ve hizmetleridir.
Bu nedenle, çok farklı saiklerle içki içtiğini ima eden eleştirileri , bizim asla karışamayacağımız , Atatürk’ün kul olarak dünyevi tercihi ve hayatıdır.
Ama dünya lideri olarak ön gördüğü gelecek için, aklın ve bilimin yolundan gitmiş olsaydık, bugün içinde bulunduğumuz konumdan çok daha iyi yerlerde olacağımız muhakkaktır.
Atatürk ve diğerleri için bu Vatan için neler yaptığı ölçü ve kıstas alınmalıdır. Yoksa tam tersi olayları basından her gün okuyoruz. Toplumun % 98 ‘i ateist olan Japonya ahlak ve çalışkanlık yönünden bizden fersah fersah ileride olmasını nasıl izah edersiniz.?
Ya olduğumuz gibi görünmek , ya da göründüğümüz gibi olmak sorunu var biz Türklerde.
Necip Fazıl Kısakürek bu tespiti yapmış ve ilk yurtdışı seyahati Almanya dönüşü arkadaşları nasıl buldun Avrupa ‘yı diye sorunca , “ hayatları bizim dinimiz gibi, dinleri bizim hayatımız gibi “ diyerek , anlamlı bir değerlendirme yapmıştır.
Ölümünden sonra, öğütlediği yoldan yürümediğimiz, “benim önderim bilimdir , fendir “ diyen ve “eğer bir gün benim dediklerim bilimle çelişirse, siz bilimin dediği yoldan gidiniz “ diyecek kadar akıl ve bilimi rehber edinen ve pek de değerini tam olarak bildiğimiz söylenemeyen Atatürk hakkında bakın Halim YAĞCIOĞLU yazdığı şiirde Atatürk’ün ağzından neler demiş..?
ATATÜRK’ten SON MEKTUP
Siz beni hala anlayamadınız
Ve anlamayacaksınız çağlarca da
Hep tutturmuş “Yıl 1919 Mayısın 19u” diyorsunuz
Ve eskimiş sözlerle beni övüyor, övüyorsunuz
Mustafa Kemal’i anlamak bu değil.
Mustafa Kemal ülküsü sadece söz değil
Bırakın o altın yaprağı artık
Bırakın rahat etsin anılarda şehitler
Siz bana neler yaptınız ondan haber verin
Hakkından gelebildiniz mi yokluğun, sefaletin?
Mustafa kemal’i anlamak yerinde saymak değil
Mustafa Kemal ülküsü sadece söz değil.
Bana muştular getirin bir daha
Uygar uluslara eşit yeni buluşlardan
Kuru söz değil iş istiyorum sizden anladınız mı?
Uzaya Türk adını Atatürk kapsülleriyle yazdınız mı?
Mustafa Kemal’i anlamak avunma değil
Mustafa Kemal ülküsü sadece söz değil.
Hala o acıklı ağıtlar dudaklarınızda
Hala oturmuş bana On Kasımlarda ağlıyorsunuz
Uyanın artık diyorum, uyanın, uyanın!
Uluslar fethine çıkıyor uzak dünyaların
Mustafa Kemal’i anlamak göz boyamak değil!
Mustafa Kemal ülküsü sadece söz değil
Beni seviyorsanız eğer ve anlıyorsanız
Laboratuvarlarda sabahlayın, kahvelerde değil
Bilim ağartsın saçlarınızı, kitaplar
Ancak böyle aydınlanır o sonsuz karanlıklar
Mustafa Kemal’i anlamak ağlamak değil
Mustafa Kemal ülküsü sadece söz değil
Demokrasiyi getirmişim size özgürlüğü
Görüyorum ki hala aynı yerdesiniz hiç ilerlememiş
Birbirinize düşmüşsünüz halka eğilmek dururken
Hani köylerde ışık, hani bolluk, hani kaygısız gülen?
Mustafa Kemal’i anlamak itişmek değil
Mustafa Kemal ülküsü sadece söz değil.
Arayı kapatmanızı istiyorum uygar uluslarla
Bilime, sanata varılmaz rezil dalkavuklarla
Bu vatan, bu canım vatan sizden çalışmak ister
Paydos övünmeye, paydos avunmaya, yeter yeter
Mustafa Kemal’i anlamak aldatmak değil
Mustafa Kemal ülküsü sadece söz değil
SÖZÜN ÖZÜ :EN BÜYÜK SAVAŞ CAHİLLİĞE KARŞI YAPILAN SAVAŞTIR.MUTLAKA BAŞARILMALIDIR. AKSİ TAKDİRDE SONUÇ, CEHALET İLE YÖNETİLMEYE MAHKUMİYETTİR.
Mehmet ÖZÇAKIR
P.K:110 EFELER – AYDIN
GSM : 0.532.3722627