Aydın Ziraat Odaları Koordinasyon Kurulu ve Efeler Ziraat Odası Başkanı Mehmet Kendirlioğlu, tarımın gündemini değerlendirdi. Aydın’da çiftçilerin yoğun bir şekilde araziye indiğini kaydeden Kendirlioğlu, “Yazlık ekimlerle ilgili ön hazırlıklar yapılıyor. Özellikle pamuk çiftçimiz tarlaları hazırlıyor. Hava şartları müsait olduğu andan itibaren ekimler başlar. Mayıs’ın 15’ine kadar yoğun bir şekilde pamuk ekimi yapılmasını bekliyoruz. Bunun yanı sıra silajlık mısır, danelik mısır da aynı şekilde 3 aşağı 5 yukarı pamukla beraber ekilebilir. Az da olsa mısır ekimi yapan çiftçilerimiz var. Ne kadar erken ekilirse bir sezonda iki defa silajlık ürün yapmak mümkün. Zeytin hasadı bitmek üzere. Artık zeytinin önümüzdeki yıllardaki budama, bakım işlerine başladı çiftçilerimiz. Çiftçimizin hemen hemen hiç boş günü yok. Çiftçilerimizin geneli, hava şartları müsait olduğu müddetçe arazilerinde olurlar. Çiftçimizde mesai kavramı da yoktur. Gün doğumundan gün batımına kadar hatta gece bile çalışmak mümkün” diye konuştu. SORUNLARI TARIM BAKANI’NA AKTARDILAR Tarımın sorunlarını geçtiğimiz günlerde Aydın’ı ziyaret eden Tarım ve Orman Bakanı Vahit Kirişçi’ye aktardıklarını anlatan Kendirlioğlu, “Gerek ziraat odalarının başkanları gerek diğer paydaşlar ve üreticiler bu toplantıya yoğun bir katılım gösterdi. Sayın Bakanımıza sorular soruldu, onlar da cevaplarını verdiler. Biz de çiftçilerin temsilcileri olarak ilimizdeki sorunları kendilerine ilettik. Yalnızca sorunları değil, çözüm önerilerimizi de sunuyoruz. Çiftçilikte sorun dün vardı, bugün var, gelecekte de olacaktır. Önemli olan bu sorunları en aza indirebilmek” sözlerine yer verdi. SU KISITLI, MALİYETLER ARTTI Acilen çözülmesi gereken sorunların başında sulama maliyetleri olduğuna işaret eden Kendirlioğlu, şöyle devam etti: “Sulama fiyatlarının yüksek olduğu konusunda yoğun şikâyetler geliyor. Geçen seneye göre yüzde 100’e varan artışlar söz konusu. Çiftçilerimiz bundan mustarip. Bunları Tarım Bakanımıza ilettik. Bu konuda çözüm bekliyoruz. Bu ücret sulama birliklerine ödeniyor. Sulama birliklerini de şu anda kamu otoritesi yönetiyor, fiyat tarifesini onlar belirliyor. Fiyatların yüksek olması çiftçilerimiz üzüyor. Çünkü son bir buçuk yılda diğer girdi kalemlerindeki artış da hepimizin malumu. Akaryakıt zirveleri gördü, şu anda 20’ler civarında. Ama bu fiyatların 6 – 7 lira olduğunu hatırlıyoruz. Zirai ilaç, gübre, tohum ve hatta zirai ekipman fiyatlarında da 3 – 5 kata varan artışlar söz konusu.” “DENGENİN SAĞLANMASI GEREKİYOR” Tarımsal ve hayvansal gıdadaki fiyat artışları meselesini de değerlendiren Kendirlioğlu, şunları kaydetti: “Üretilen ürünlerin fiyatı da arttı. Et ve süt fiyatlarındaki artışı da izliyoruz. Tüketicimize bunlar pahalı gelebilir ancak üretimin de bir maliyeti olduğu göz ardı edilmemeli. Garip bir çelişki var. Üreticimiz para kazanmadığından dem vuruyor, tüketici de çok pahalı olduğundan yakınıyor. Burada sıkıntılar var. Bunların giderilmesi için devlet desteklemelerinin yeterli ve güncellenmiş olması gerekiyor. Devlet desteklemesi, üreticinin yanı sıra tüketiciye de verilen destektir. Çiftçinin maliyeti ne kadar az olursa, ürün satışa sunulduğunda fiyat o denli uygun olur. 10 liraya mal ettiğimiz ürünü 30 – 40 liraya satacak değiliz. Ama 30 liraya mal ettiğimizi de 20 liraya satacak değiliz. Bu dengenin sağlanması gerekiyor.” (KIVANÇ UĞUR)