İstisnasız her yurttaşın öncelikli sorunları barınma, beslenme, eğitim ve gelecek güvencesidir.

Gelecek kuşakların güvencesi, beslenmeden geçer. Beslenme için ise sağlıklı çevre ve gıda üretimi öncelikli süreçlerdir.

Günümüzün ve geleceğin en önemli sorunlarının başında ise iklim değişikliği, küresel ısınma ve kuraklık gelmektedir ki gıdanın hatta insan varlığının temelinde bu iki unsur olmazsa olmazdır.

Didim’de 29 -30 Eylül günlerinde düzenlenen “ Su-Çevre-Ürün Güvenliği Çalıştayı “ yukarıdaki değerlerin öneminin belirtilmesi bakımından, planlamanın somut sonuçlarına ulaşılması açısından Büyük Menderes Havzası için hayati önem taşımaktadır.

Çalıştay’ın tüm sunumları içerikleri açısından önemli ve Türk Milletinin geleceği için kıymetlidir.

Açılışta konuşan ADÜ Rektörü Bülent Kent konunun önemini şu şekilde özetledi:

“ADÜ Rektörü Prof. Dr. Bülent Kent konuşmasında Büyük Menderes nehrinin Ege’nin en uzun akarsuyu olduğunu ve toprağa bereket verdiğini ifade ederek " Tarım bakanlığı verilerine göre, Büyük Menderes havzasında 134 yer üstün su kütlesi bulunmasına rağmen 41 su kütlesi yüksek risk altında görülmektedir. Bu tablo bize şunu göstermektedir. Su yalnızca toprak için değil, yaşamın kendisi için vardır. Nüfus artışı, sanayi faaliyetleri ve geniş tarım alanlarında kontrolsüz üretim havzanın yükünü ağırlaştırmıştır. Kirliliği arttırmış, geleceğimizi tehdit eder hale getirmiştir.

Giderek azalan sulak alanlar kuruyan topraklar bozulan biyoçeşitlilik, bunların hepsi aslında bize tek bir şey anlatmaktadır. Suyu koruyun yoksa hayatı kaybedersiniz? Bizlere düşen sorumluluk büyüktür. Bu sorumluluk sadece bilim insanlarının değil, her bir vatandaşın her bir kurumun sorumluluğudur. Bunun için kişi başı su tüketimini azaltmaya yönelik bilinçlendirme kampanyaları hayata geçirilmeli. İçme suyu şebekelerindeki kayıp ve izinsiz kullanımlar önlenmeli, tarımsal alanlarda doğru sulama ve gübreleme yöntemleri yaygınlaştırılmalı. Evsel, kentsel ve endüstriyel atıklara karşı etkin önlemler alınmalıdır. Bu çalıştın, yalnızca sorunları tartışmakla kalmayıp çözüm yollarına ışık tutacağına inanıyorum”

Bu yazımızda bazı panelistlerden Su Politikaları Derneği görüşlerini kısaca aktarmak isterim.

Dursun Yıldız (Su Politikaları Derneği Başkanı):”Su Yasası acilen çıkarılmalı. Su yönetimi havza bazında planlamaya geçilerek yönetilmeli; adaletli su dağıtım ilkeleri uygulanmalı. Tahsis eylem planı harekete geçirilmeli.”

Hemen hemen her sektör ve paydaşın katıldığı bu çalıştay ortaya konulan görüş ve bilimsel verileri ile kuraklık ötesi bir potansiyel iklim projeksiyonunda atılması gereken adımları ve şu andan alınması gerekli tedbirleri de içermesi bakımından önemliydi.

Sivil toplum ve akademi çevrelerinin Aydın’ın bugünü ve geleceği ile ilgili veriler ışığında olabilecek olumsuzlukları ortaya koymaları ve bunu belgelemeleri, kalıcı hale getirmeleri değerli bir çalışma olduğunun kanıtıdır.