Okulların açıldığı hafta okullarımızda İlköğretim Haftası olarak kutlanır. İlköğretim Haftası, okulların tatil sonrası yeniden açıldığı ve öğrencilerin yeni ders yılına başladığı bir dönemi ifade eder. Bu hafta boyunca öğrenciler, öğretmenler ve veliler bir araya gelerek yeni bir eğitim yolculuğuna başlarlar. Belki tatilden sonra bazılarımız heyecanlıdır, bazılarımız ise yeni arkadaşlar edinmek için meraklıdır. Her ne olursa olsun, İlköğretim Haftası bize her zaman yeni başlangıçlarla dolu bir fırsat sunar. Genel olarak bu hafta, Okullarımızda törenler düzenlenir. Törende konuşan okul müdürü ve öğretmenler; Eğitimin ve öğretimin değerini, yararlarını açıklarlar. Okuma – yazma bilmenin önemi üzerinde dururlar. Gerçekten, birey olarak başarılı olmak için en başta okumayı ve yazmayı öğrenmek zorundayız.

Bilmediklerimizi okuyarak öğreniriz.

Atatürk’ün özlediği çağdaş uygarlık düzeyinin üstüne çıkabilmek, ancak bilgi ile olur. Bize yaşam boyu gerekli olan bilgi ve becerilerin temeli ilköğretimde atılır. Kendimize, ailemize, çevremize, ulusumuza, insanlığa yararlı olmak okuma – yazma öğrenmekle başlar. İlköğretimin önemine inanan ATATÜRK, Cumhuriyet’in İlan’ından sonra harf devrimini gerçekleştirdi. Okunması ve yazılması çok güç olan Arap yazısı yerine bugün kullandığımız Türk yazısını getirdi. Harf devrimi sonucu, yurdumuzda okuma – yazma bilenlerin sayısı giderek çoğaldı.

İlköğretim okulunun ilk dört yılı ilkokul bölümüdür beşinci yıldan itibaren ortaokul bölümüne devam edilir. Öğrenimlerini başarıyla tamamlayanlara sekizinci yılın sonunda diplomaları verilir. İlköğretimi tamamlayan öğrenciler, diploma notları göz önüne alınarak Lise veya dengi okullara kabul edilirler. Orta öğrenimini tamamlayanlar sınavlara girerek Yüksek okul veya üniversitelerde öğrenime başlar. Yüksek okullarda ve üniversitelerde öğrenim süresi iki yıldan altı yıla kadar değişmektedir.

EĞİTİMİN ÖNEMİ

Eğitim; “yeni kuşakların toplum yaşamında yerlerini almaları için gerekli bilgi, beceri ve anlayışları edinmelerine, kişiliklerini geliştirmelerine yardım etmek” olarak bilinir. Eğitim, bizlerin geleceği için çok önemli bir husustur. Eğitim, bizim karşımıza çıkan zorlukları aşmamızda bizlere yardımcı olur.

Küçükken eğitim almayan bireylerin büyüyünce eğitim alması biraz daha zorlaşır. Bu nedenle eğitimler küçük yaşta başlatılır. Buna bağlı olarak; “Ağaç yaş iken eğilir” sözü de buna örnektir. Eğitim sadece bizim bildiğimiz okul dersleri değildir. Bunların dışında hayattan alınan eğitimlerde içinde bulunur. Hayattan aldığımız dersler bizlere yeni şeyler öğretir. Örneğin bir yanlış yaptığımız bir olay sonucunda bunun kötü bir davranış olduğunu anlarız ve bir daha bu hatayı yapmamaya dikkat ederiz. Bu nedenle sadece okul derslerimize değil, hayattan aldığımız dersleri de dikkate alıp ona göre davranmalıyız.

Öğretmenler, eğitimin en önemli halkasıdır. Çocuklarımızın ve gençlerimizin geleceğini şekillendiren eğitim süreci, sadece bireylerin değil toplumumuzun geleceği için de büyük önem taşımaktadır. Çocuklarımıza ve gençlerimize saygıyı, millet ve ülke sevgisini, bağımsızlık onurunu öğreten yer okuldur. Mustafa Kemal Atatürk’ün gerçekleştirip bizlere bıraktığı ülkemizde ki aydınlanma ve gelişim hareketinde üzerinde en fazla durduğu, önem verdiği konunun ‘Türk çocuğunun ve Türk milletinin’ tümünün eğitimi ve yetiştirilmesi, kısaca milli eğitim meselesi olduğunu biliyoruz. Bilgi çağını yaşadığımız günümüzde teknoloji baş döndürücü bir hızla gelişmekte. Milletimizin uygarlık yarışında ön sıralarda yer alabilmesi, ancak bilgi ile yetiştirilmiş nesillerin varlığı ile mümkün olacaktır. Mustafa Kemal ATATÜRK’ün açtığı ışıklı yolda yılmadan ilerlemeli ve gösterdiği hedeflere ulaşmalıyız.

Eğitim ve öğretim, sürekli yenilenmeyi, gelişmeyi, öğretmenden öğrencisine kadar herkese değişimin takipçisi olmayı zorunlu kılan, her dönemde önceliğini koruyan dinamik bir alandır. Bir yandan ülkemizi ve milletimizi muasır medeniyete taşıyacak gençlerimizi yetiştirirken diğer yandan da Gazi Mustafa Kemal ATATÜRK’ün şu sözünü unutmamalıyız: “Çocuklarımız ve gençlerimiz yetiştirilirken onlara özellikle varlığı ile hakkı ile birliği ile çelişen bütün yabancı unsurlarla mücadele gerekliliği ve milli düşünceleri tam bir imanla her mukabil fikre karşı şiddetle ve özveriyle savunma zorunluluğu aşılanmalıdır.” Eğitim, çocuklara veya gençlere çeşitli bilgi ve becerileri kazandırma işidir. Eğitim doğumdan itibaren başlar ve hayat boyunca da devam eder. Çocuklara ilk eğitim anne ve babaları tarafından verilir. Daha sonra ise eğitime okullarda devam edilir. Eğitim, insanların güzel bir gelecek kurması, kendilerini ve içinde bulundukları toplumu ileriye götürmeleri açısından çok önemlidir. Eğitim olmadan gelişmek, mutlu bir gelecek yaratmak pek mümkün değildir. Eğitim, çocuklara hayatları boyunca lazım olabilecek her türlü bilgi ve beceriyi kazandırmayı amaçlar. Bu amacı güden ülkeler durmadan kalkınır. ATATÜRK’ün de dediği gibi, “eğitim bir milleti özgür ve mutlu yapar; aynı şekilde eğitimsizlik de o toplumu sefalet ve esarete sürükler.”

Her insanın, yaşamını en iyi şekilde sürebilmesi için bazı temel bilgi ve becerilere sahip olması gerekir. İnsan, bu bilgi ve becerileri hayatı boyunca edinmeye devam eder. Bir bebek dünyaya gözlerini açar açmaz eğitilmeye başlar. Bu eğitim, önceleri taklit etme ile başlar, sonrasında ise farklı yöntemlerle devam eder. Kişisel ihtiyaçları giderme, genel görgü kuralları, davranışsal beceriler evde yani ailede öğrenilir. Okullarda ise çeşitli bilişsel beceriler kazandırılır.

Bir ülkenin kalkınmışlığı, eğitim sisteminin yüksek olmasıyla doğru orantılıdır. Yani bir ülkede eğitime ne kadar çok önem veriliyorsa, o ülke o kadar kalkınır ve gelişir. Bu nedenledir ki gelişmiş ülkelerin en çok önemsediği ve ekonomiden pay ayırdığı alan eğitim sektörüdür. Ülkeleri zengin hale getiren, onları diğer ülkelerin ötesine taşıyan şey eğitimdir. Günümüzde ülkelerin zenginleşmesinde katkısı olan icatlar, buluşlar eğitimli insanlar tarafından gerçekleştirilmektedir. Örneğin çok iyi bir arabayı veya akıllı telefonu tüm dünyaya satmak, o ülkenin ekonomisine çok büyük katkılar sunacaktır. Bu araba veya akıllı telefonları üretenler

ise, çok iyi bir eğitim sisteminde yetişmiş insanlardır. Eğitimsiz insanların teknolojide ilerlemesi pek mümkün değildir.

HER YAŞTA EĞİTİM

Eğitim, sadece çocukların veya gençlerin alması gereken bir şey değildir. Eğitim, her yaştan insan için çok önemlidir ve ömür boyu devam etmelidir. Nedense eğitim denince aklımıza yalnızca okullarda verilen bilgi ve beceriler geliyor. Oysa hiç okul okumamış veya okulun herhangi bir kademesinde öğrenim hayatına son vermiş bireylerin de eğitim alması, okuması, kendisini geliştirmesi şarttır. İslam inancının kutsal kitabı olan Kur'an'ın ilk emri ‘’Oku!’’ emridir. Evet, Allah, insanlara okumayı, öğrenmeyi emreder. Bu emir sadece çocuklar için geçerli değildir. Yediden yetmişe tüm insanlar için geçerlidir. Evet, her insanın iyi bir okulda veya üniversitede okuma şansı yoktur. Her insan doktor, mühendis, öğretmen vs. de olamaz. Ancak üniversite okumamak, devlet memuru olmamak öğrenmeye ve kendini geliştirmeye engel değildir. Bir öğretmen de okumalı ve kendisini geliştirmelidir, bir işçi de veya bir ev hanımı da...

Hz. Ali ‘’İlim Çin’de bile olsa gidip alınız.’’ diyerek bilimin, yani eğitimin önemini vurgulamıştır. Eğitimli, yani kendisini geliştirmiş bir insan toplumda kendisini belli eder. Bu kişi her kesimden saygı görür. Sahip olduğu bilgilerle hayatını sürdürmeyi becerir. Aç kalmaz ve çocuklarına da güzel bir gelecek hazırlayabilir. Yine ulu önderimiz Mustafa Kemal ATATÜRK; ‘’Hayatta en iyi yol gösterici ilimdir, fendir.’’ diyerek bilime verilmesi gereken önemi

vurgulamıştır. Bilgisine ve kişiliğine bu denli önem verdiğimiz kanaat önderlerimizin bu düşüncesi boşuna değildir elbette.

ÖZLÜ SÖZ: “Eğitimin temel amacı çocukları kendi yeteneklerinin bilincine vardırmaktır.” (Erich Fromm)

* “En mühim ve feyizli vazifelerimiz millî eğitim işleridir. Milli eğitim işlerinde mutlaka muzaffer olmak lâzımdır. Bir milletin hakikî kurtuluşu ancak bu suretle olur.”

* “Toplumun düşmanı cehalet, cehaletin düşmanı öğretmendir.”

* “Geleceğin güvencesi sağlam temellere dayalı bir eğitime, eğitim ise öğretmene dayalıdır.”

* “Eğitim, kültür ve bilgi aydınlığa açılan en geniş penceredir.”

Tüm Değerli Aydın'ın Haber Portalı Yeni Kıroba Gazetesi Okurlarım; iyi haftalar dilerim. 2023/2024 Eğitim-Öğretim yılının; Sağlıklı, neşeli, mutlu ve başarı dolu günlerle geçmesi dileğimle, eğitim-öğretim yılının ülkemize, ilimize ve eğitim camiamıza hayırlı olmasını temenni ediyorum. Kalın Esenlikle. Güzel Günlere Mutlu Yarınlara….