Bugünlerde tarihçi Prof. Dr. Cemil Koçak'ın 'Darbeler Tarihi' adlı yapıtını okuyorum. Türkiye'nin yakın tarihine ilişkin yapıtlar, geçmişten beri dikkatimi çekmiştir. Cemil Koçak da 'egemen' tarih okumasından ziyade 'eleştirel' bir yaklaşımla tarihe bakan bir yazardır. Politik çıkışları kimi zaman eleştirilse de hemen her yelpazeden okur, onun yakın tarihe ilişkin kitaplarını keyifle okur.
Ben, ilk olarak 'Tarihin Buğulu Aynası' adlı kitabını okumuştum Koçak'ın. Şimdi de 'Darbeler Tarihi'ni okuyorum. Koçak, 2017 basımı olan bu kitabında ilk olarak 15 Temmuz 2016'daki darbe girişimine ilişkin çeşitli gazetelere verdiği mülakatları ele alıyor.
15 Temmuz'a giden süreci ve o gün yaşananları idrak etmek bakımından önemli anekdotlar veriyor. Sonrasındaysa 27 Mayıs 1960'da yaşanan askeri müdahaleyi ele alıyor. 27 Mayıs'la ilgili çözümlemeler yaparken, 1950'yle 1960 arasındaki siyasî ortam da çeşitli yönleriyle işleniyor.
1960'lı yıllarda gerçekleşen başarısız darbe girişimlerini de ele alan Koçak, 12 Mart 1971 muhtırası ve sonrasında yaşanan dönemi de yapıtında işliyor.
***
Yakın tarihe ilişkin okumak istediğim bir diğer eser ise Ankara gazeteciliğinin deneyimli isimlerinden sevgili ağabeyim Sefa Salantur'un kaleme aldığı, 'Sakin Güç: Köksal Toptan' adlı eser.
Şimdilerde Anadolu Ajansı'nda yayıncı olarak çalışan Salantur, uzun yıllar TBMM'de başkan danışmanlığı yapmış, Anadolu Ajansı'nın Parlamento Haberleri Müdürlüğü görevini de üstlenmiş bir gazeteci. İletişim fakültesi mezuniyetimin ardından Anadolu Ajansı Haber Akademisi'ne devam etmiş, orada Sefa abiden ders alma şansı bulmuştum. Mütevazı yaklaşımlarıyla biz genç gazetecilerin bilgi ve deneyimlerinin artması konusunda çaba harcayan, tecrübeleriyle bize yol gösteren bir isimdi Sefa abi. Aradan geçen 5 yıla karşın iletişimimiz hiç kopmadı.
***
Köksal Toptan, yakın dönemde TBMM Başkanlığı yapmış, geçmişte başta Milli Eğitim Bakanlığı başta olmak üzere kabine üyeliklerinde bulunmuş, deneyimli bir siyasetçi. Merkez sağın önde gelen isimlerinden Toptan, 1993'te DYP Genel Başkanlığına da talip olmuş bir isim. Siyasî arenada, uzlaşmacı ve diyaloğa açık tavırlarıyla partili partisiz pek çok kimsenin takdirini kazanan Toptan'ın yaşam öyküsünün Sefa abi tarafından kaleme alınması, bu anlamda önemli bir eksikliğin giderilmesidir diye düşünmekteyim.
Bir de benim gibi biyografik eserleri okumayı seviyorsanız, bu gibi kitapların yayımlanması insanı daha çok heyecanlandırıyor. Okuduğum kitabı bitirip, 'Sakin Güç: Köksal Toptan' adlı eseri okumayı sabırsızlıkla bekliyorum.
Herkese bol kitaplı, bol okumalı günler diliyorum…