Son dönemlerde herkesin dilinde olan bir cümle var. “Hiçbir şey yapmadım ama yine de çok yorgunum.”

Sadece bedenlerimiz değil ruhumuz da ağırlaşmış sanki. Sabahları uyanmak zor, iş yapmak zor bazen birine gülümsemek bile zor geliyor. Ama hiç kimse ‘ben tükendim’ demiyor. Çünkü bu sessiz bir yorgunluk. Bu çağ bir nevi tükenmişlik çağı.

Hep duyarsınız ya yaşlı kesimlerin yanında yoruldum demeyegörün. Gençler yorulur mu? Derler hemen, çok kez de yaşamışımdır. Biz de insanız elbette yoruluyoruz.

Günümüzde insanlar çok çalışmaktan değil, ‘çok şey olmaya çalışmaktan’ yoruluyor baktığımda.

İyi bir anne, güzel bir eş, çalışan kadın, anlayışlı arkadaş, bilgili vatandaş vs. Hepsine yetişmeye çalışırken aslında en temel ihtiyacımızı unutuyoruz. Kendimize zaman ayırmıyoruz.
Size de olmuştur ya bazen evde hiçbir iş yapmadan oturmak bile suçlu hissettiriyor. Oysa insan sadece koşarak değil, sürekli bir şeylerle boğuşmaktan da yoruluyor.

Sosyal medyada gördüğümüz hızlı başarı hikayeleri, mükemmel hayatlar ve sürekli üretkenlik halleri bizi bilinçsiz bir yarışa sürüklüyor. Çoğumuz da bu yarışı kendi içimizde kaybediyoruz.

PEKİ BU DURUM NASIL ÇÖZÜLEBİLİR?

Bana göre çözüm her şeyden önce biraz durmakta. Durdurulmadığımız için değil, durmayı bilmediğimiz için bu hallerdeyiz. Sadece bir gün kendimizi sıfırlamalıyız. Yapamadıklarımıza üzülmek yerine yapabildiklerimize şükretmeliyiz. Çünkü bu çağda en kıymetli lüks aslında sakin kalabilmek.

TATİL GELDİ, DİNLENME ZAMANI MI YORULMA ZAMANI MI ?

Okulların bugün kapanıyor olmasıyla birlikte tatil sezonu açıldı diyebiliriz. Havalar sıcak, tatil planları devrede. Tatil mevsimi gelince sosyal medyada elinizi attığınız her yerden tatil fotoğrafları çıkıyor. Yine bir baskı başlıyor üzerimizde. ‘Bir yere gitmiyorsak eksik miyiz?’ Dediğim gibi sahil veya lüks oteller belki bir çoğumuzun ihtiyacı değil.

Sabahları alarm kurmadan uyanmak, sakin bir kahvaltı yapmak, sessiz bir yerde yürüyüş yapmak. Sosyal medya hayatımıza girdiğinden beri aslında telaşlarımız arttı. Herkesin ne yaptığını görmek bilmek fazla geliyor bazen. Kendi karmaşamız içinde kaybolup gidiyoruz. Beni de görsünler, ben de tatile gittim, fotoğraf çekelim, video paylaşalım derken gittiğimiz tatillerin hangi yanı dinlendirici ? Beden gidiyor ama zihin yorgun dönüyor.

RUHUNUN DİNLENMEYE İHTİYACI VAR

Bunca hengame arasında yıllarımız ellerimizden kayıp gidiyor. Bazen bir kahve molası, derin bir nefes, bir pencere kenarı, bir sessizlik en büyük ilaçtır ruhumuza.
Bazen hiçbir şey yapmamak, yapılabilecek en güzel şeydir…

Tükenmeden önce durmalısın ve şunu kendine sık sık hatırlatmalısın: Yorgunsan, insansın…