İslam dinine mensup milyonlarca insanın hayali olan hac farizasını yerine getirmek için hacı adayları kutsal topraklara olan yolculuğuna başladı. Geçtiğimiz günlerde yola çıkan ilk kafile Mekke’ye ulaştı. Türkiye’nin yanı sıra dünyanın farklı ülkelerinde yaşayan hacı adayları ihramlarını giyerek Mekke’ye ayak bastı.

***

Geçtiğimiz yıllarda yaşanan koronavirüs salgını nedeniyle hac işlemleri durdurulmuştu. Kutsal toprakları ziyaret ederek, görevini icra etmek isteyenler ise bu yıl rekor sayıda bir başvuru gerçekleştirdi. 2 milyon 426 bin kişi hacca gidebilmek için başvuru yapılırken ayrılan kontenjan ise bu yıl için 83 bin 430 oldu. Hac kura çekimi işlemleri, 8 Mart günü tamamlandı. Kayıt hakkı elde eden kişiler, hacca gidiş ve dönüş tarihlerine odaklandı. İslam’ın beş temel esasından birisi olan Hac, bedeni ve mali yönü olan bir ibadettir. Sağlık ve maddi imkana sahip olan, akıl sağlığı yerinde olan ve buluğ çağına ermiş olan müslümanlara farzdır.

34 BİN 433 KİŞİ KURASIZ HACCA GİDECEK

Salgın hastalık döneminde 65 yaşından büyük olması ve aşı olmaması sebebiyle gidemeyen 34.443 hacı adayı kurasız hacca gidecek.

Belirlenen süre içerisinde kesin kayıt yaptırmayanların yerine, hac konaklama türlerine göre kura sırası gözetilerek 30 Mart-7 Nisan tarihleri arasında illere dağıtılan kontenjanlar çerçevesinde kayıtlar alınacak.

HAC KİMLERE FARZDIR?

Diyanet'in açıklamalarına göre; Hac, İslam’ın beş temel esasından biri olup bedenî ve malî yönü olan bir ibadettir. Sağlık, servet ve yol emniyeti yönünden (Tirmizî, Hac, 4) haccetme imkânına sahip (Kâsânî, Bedâi‘, II, 120), hür, (İbn Ebî Şeybe, el-Musannef, V, 518) akıl sağlığı yerinde ve büluğ çağına erişmiş müslümanlara farzdır (Merğînânî, el-Hidâye, II, 296; Kâsânî, Bedâi‘, II, 120; İbn bidîn, Reddü’l-muhtâr, III, 456). Bu şartları taşıyan kişinin, imkân elde edince, geciktirmeden bu farzı yerine getirmesi gerekir.

Hayatında bir defa hac yapmış olan müslümanın bir daha haccetmesi gerekmez (Müslim, Hac, 412); ancak nafile olarak hac yapabilir (Ebû Dâvûd, Menâsik, 1). Günümüzdeki kota sınırlamaları sebebiyle müracaat ettiği hâlde kur’ada ismi çıkmadığı için hacca gidemeden ölen kimseler, hacca gitmeye imkân bulamadığı için borçlu olarak ölmüş olmaz.

Kendisine hac farz olan kimsenin, haccını bizzat eda etmekle yükümlü olması için, sağlıklı olması, tutukluluk veya yurt dışına çıkma yasağı gibi bir engelinin bulunmaması ve yolun güvenli olması şarttır (Mevsılî, el-İhtiyâr, I, 435-438). Hac yolculuğuna katlanamayacak, ya da fiilen haccedemeyecek derecede hasta olanlar ile yaşlılar, hac kendilerine farz olsa bile, eda ile yükümlü değildirler.

Bu durumda olanlar şartları oluştuğu takdirde bizzat haccederler. Eğer şartlar oluşmazsa kendi yerlerine bedel göndererek hac yaptırırlar (Merğînânî, el-Hidâye, II, 482). Hacca yazılıp da kur’ada ismi çıkmadığı veya yurtdışına çıkışla ilgili başka engellerden dolayı gidemeyen kişiler için bu da bir mazerettir.