“Ey Türk Gençliği!

Birinci vazifen, Türk istiklalini, Türk Cumhuriyeti’ni, ilelebet muhafaza ve müdafaa etmektir. Mevcudiyetinin ve istikbalinin yegâne temeli budur: Bu temel senin en kıymetli hazinendir…”

“Gençler! Vatanın bütün ümidi ve geleceği size, genç kuşakların anlayış ve enerjisine bağlanmıştır” diyen Atatürk’ün Gençliğe Hitabesi yolumuzu bir meşale ile aydınlatmaktadır. Cumhuriyetimizin kurtuluş, kuruluş ve gelişme aşamalarının tarihi belgeleri olarak büyük Nutuk eseri rehberimizdir. Gençliğin ve tüm vatandaşların sorumluluklarını gösteren tarihi bir kaynaktır.

Büyük önderimiz Atatürk’ün ‘rehber’ olarak kabul ettiği akıl ve bilim yolunda vatan sevgisiyle yetişen çocuklarımız, gençlerimiz, çağdaş uygarlık yolunda gelişen teknolojiler ışığında ve yeni dünya düzeninde sonsuza dek yürüyecek olan ulusumuzun her zaman güve ve gurur kaynakları olarak ilerlemeye devam edecekler.

19 Mayıs Atatürk’ü Anma, Gençlik ve Spor Bayramı’nın 104. Yılını kutlarken, geleceğe güvenle yürüyebilmemiz için gençliğin sayfalara sığmayan sorumluluklarını ve sorunlarını hep birlikte öncelikle ele almalıyız.

“Ey yükselen yeni nesil!.. Gelecek sizindir. Cumhuriyeti biz kurduk; onu yaşatacak yükseltecek olan sizsiniz… Türk çocuklarının yüksek kabiliyetine inancım tamdır” diyen Atatürk, her eserini gençliğe emanet etmiştir. Bütün çocuklarımız, sorumlulukları bilincinde öncelikler bu emanetleri koruyacak şekilde ‘Atatürk İlkeleri’ ışığında yetişecekler. Çocuklarımızı, gençlerimizi, geçmişi bilen, bugünü özümseyen, geleceği kurgulayan, çok ama çok çalışan, özgüveni ve iradesi güçlü, azimli ve kararlı insanlar olarak donatmak durumundayız. Üstün başarının anahtarı budur.

“Bizim çocukluğumuz fakirlikle geçti, elime iki kuruş para geçince bunun yarısını kitaba verirdim. O zaman da böyle okurdum. Eğer aksini yapsaydım ben Atatürk olamazdım, Türkiye’yi bu hale getiremezdim… Bu vatan çocuklarımız ve torunlarımız için cennet yapılmaya değer bir vatandır.”

Çocukları, umut, güven ve gelecek olarak gören ve çok seven Atatürk: “Milletin bağrından, temiz bir nesil yetişiyor. Bu eseri ona bırakacağım ve gözüm arkada kalmayacak.”

“Ben ölürsem, soylu milletimizin beraber yürüdüğümüz yoldan asla ayrılmayacağına eminim; bununla gönlüm rahat!” Mustafa Kemal Atatürk (1926)

Geleceğimizin sağlam, sağlıklı ve verimli olması için Atatürk’ün ‘En büyük eserim dediği’ ulu çınar Türkiye Cumhuriyeti, her türlü iç ve dış saldırıya karşı halkımızın, gençlerimizin özgüvenleri, aydınlık düşünceleri ve çağdaş uygulamaları ile titizlikle korunarak, geliştirilmelidir.

Alınlarında bilgilerden bir çelenkle, ışığa doğru yürüyen gençlerimiz, bütün sorunları giderilmiş olarak, tarih, coğrafya, kültür bilgi ve bilinciyle dünyada, bilim, teknoloji ve sanat başta olmak üzere tüm alanlarda görülen gelişmeleri yakından izlemelidir.

Gençler; Anadolu’nun ıssız köylerinden çıkarak Nobel ödülü kazanan Prof. Dr. Aziz Sancar’ı, dünyayı tehdit eden Covid 19 salgını için aşı mucizesini yaratan Uğur Şahin ve Özlem Türeci’yi, Harvard Üniversitesini birincilikle kazanan Dr. Mutlay Sayan’ı, dünya sanatçısı Fazıl Say’ı ve diğer üstün başarılı insanları örnek alarak, ‘Bilim ve akıl benim rehberim’ diyen Atatürk’ün yolunda dünya uygarlığı ile yarışmalılar.

Gençliği Atatürk ruhuyla donatmak ve ulusal sorumlulukların bilincine varmak için ortaya konulmuş ‘Gençliğe Hitabe’ ve ‘Andımız (kaldırılmış) olsada’ bütün halkımızın ve öncelikle gençlerimizin

benliğinde büyük gurur ve kıvanç yaratmakta ve bayraklaşmaktadır. Ulusal gücümüze heyecan veren, benlik kazandıran marşlarımız hepimizindir. Toplumu ulusal değerlerle güçlendirmek ve ufkunu yüceltmek gerekir.

Şair Orhan Asena’nın sözünü analım:

“… Atatürk bir ufkun adı, dağın değil,

Dağ durur, oysa ufuk yürür.

Her ufukta Atatürk büyür.

Her ufukta yenilenir bir kez” diyerek, 19 Mayıs Atatürk’ü Anma, Gençlik ve Spor Bayramı’nın 104. Yılını heyecanla kutlayarak, büyük önder Atatürk’ü saygı ve özlem ve minnetle anıyoruz.